Azerbaycan zafer ve barış yolunda: Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in diplomatik zaferi - Aziz Alekberlı, Milletvekili![]() Yüzyıllardır devam eden kalkınma yolunda Azerbaycan, hiçbir zaman bugünkü kadar güçlü ve üst düzey bir devlet statüsüne ulaşamamıştır. Bu yükselişin sebebi, Büyük Lider Haydar Aliyev'in ortaya koyduğu politikanın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından kararlı ve bilgece sürdürülmesidir. İlham Aliyev'in ileri görüşlü liderliği ve sarsılmaz iradesi, Azerbaycan'ın yalnızca bölgede değil, dünya sahnesinde de söz sahibi güçlü bir devlet olmasını sağlamıştır. Onun liderliğinde hem savaş alanında hem de diplomatik masada muazzam başarılar elde edilmiş ve bu başarılar, ulusal çıkarları güvence altına alan politikanın vazgeçilmez temelleri haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in ABD Başkanı Donald Trump'ın daveti üzerine gerçekleştirdiği bu önemli ziyaret sırasında Azerbaycan ve ABD arasında "Stratejik Ortaklık Şartı"nın imzalanması, iki ülke arasındaki iş birliğinin yeni bir seviyeye yükseldiğinin bir teyididir. Bu belge, enerji, enerji geçişi, petrol endüstrisi, yapay zekâ ve dijital ekonomi gibi alanlarda iki ülke arasında stratejik kalkınma için geniş ufuklar açmaktadır. Sayın İlham Aliyev'in de vurguladığı gibi, bu strateji Azerbaycan ekonomisinin modernizasyonu, ülkeye yenilikçi teknolojilerin getirilmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için bir temel oluşturmaktadır. Belgenin imzalanması, bölgede güçlü ekonomik dinamiklerin oluşmasına ve Azerbaycan-ABD ilişkilerinin yeni bir seviyeye yükselmesine yol açacaktır. Azerbaycan ve Ermenistan liderlerinin Washington'da imzaladığı yedi maddelik bildirge, bölgede yeni siyasi süreçlerin bir aşamasıdır. Bu belge, yalnızca iki ülke arasındaki barış sürecinin gelişimi için değil, aynı zamanda tüm Güney Kafkasya'nın kalkınması için de tarihi bir belge olacaktır. Beyaz Saray'da yapılan toplantı ve orada imzalanan belge, derin bir anlamda, bölgede uzun zamandır beklenen bir istikrar ve iş birliği döneminin başlangıcını simgeleyecektir. ABD Başkanı Donald Trump'ın Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinde Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in devlet politikasına verdiği destek, küresel bir strateji temelinde kamu yönetiminin inşasında öngörülü, tutarlı ve kararlı politikaların benimsenmesinin canlı bir örneğidir. İlham Aliyev artık dünya siyasetinde güçlü bir lider olarak değil, aynı zamanda istikrar, barış ve ilerleme için çalışan bir stratejist olarak da tanınıyor. 19 Temmuz'da Hankendi'de düzenlenen III. Şuşa Küresel Medya Forumu'nda yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın uluslararası güvenlik alanındaki küresel sorunlara rağmen Güney Kafkasya'da barışın sağlanmasına özel önem verdiğini ve Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barışın desteklenmesinin bölgedeki gelecekteki süreç için büyük önem taşıdığını vurguladı. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Temmuz ayında Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de gerçekleşen görüşmedeki açıklaması, somut hükümleri ve kararlılığı, diplomatik becerisinin canlı bir örneği olarak hatırlandı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile yapılan birebir görüşme, yıllardır devam eden arabuluculuk girişimlerinden farklı, somut bir sonuca ulaşmayı hedefleyen bir adımdı. Bu görüşme, Azerbaycan liderinin ilkeli politikasının ve diyalog yürütme iradesinin sarsılmazlığını ortaya koymuş ve Washington görüşmeleri bu süreci daha da güçlendirmiştir. Bir diğer önemli konu ise, yıllardır faaliyet göstermeyen ve aslında Fransa ve Rusya'nın çıkarlarına hizmet eden AGİT Minsk Grubu'nun askıya alınmasıdır. Azerbaycan'ın ekonomik stratejisi ve Minsk Grubu'nun Ermeni yanlısı faaliyetlerine karşı kararlı mücadelesi, bölgede denge ve adaletin sağlanmasına hizmet etmektedir. Bu grubun lağvedilmesi, Azerbaycan'ın uluslararası düzeyde haklarının korunduğunun bir teyididir. Azerbaycan'ın barış anlaşması yolunda ortaya koyduğu iki temel plan - Minsk Grubu'nun askıya alınması ve Ermenistan Anayasası'ndan toprak taleplerinin kaldırılması - devletimizin ulusal çıkarlarına olan bağlılığının açık bir örneğidir. Bu anlaşma olmadan barış gerçek ve mümkün olamaz. Ayrıca, Azerbaycan'ın barış anlaşmasından sonraki en stratejik hedeflerinden biri olan Zangezur koridorunun açılması önemli bir öncelik olmaya devam etmektedir. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bu koridorun hayata geçirilmesinin yalnızca ticaret ve transit olanaklarını artırmakla kalmayacağını, aynı zamanda Azerbaycan'ın bölgedeki jeopolitik konumunu da güçlendireceğini defalarca vurguladı. Özellikle, "Trump Uluslararası Barış ve Refah Rotası" (TRIPP) adı verilen yeni bir enerji koridorunun oluşturulması, Azerbaycan'ın bir transit ülke olarak konumunu ve bölgesel ekonomik kalkınmayı güçlendirmede, Azerbaycan'ın Nahçıvan'a bağlı ana ulaşım bölümünü birbirine bağlamada ve ulusal birliğimizi güçlendirmede belirleyici bir adım olacaktır. Bu ziyaretin tarihi başarılarından biri, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Özgürlük Destek Yasası"na 907 sayılı Ek Madde'nin uygulanmasını askıya alma kararını imzalamasıdır. Bu adım, Azerbaycan ile Amerika Birleşik Devletleri arasında uzun yıllardır var olan güvensizlik ve eşitsizlik ortamının ve ülkemize yönelik haksız yaklaşımın sona erdiğinin bir göstergesidir. 1992'den beri yürürlükte olan Azerbaycan'a yönelik bu kısıtlayıcı ve aşağılayıcı uygulamanın ortadan kaldırılması, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in kararlı ve akıllıca diplomatik faaliyetinin ve ulusal çıkarlarımızı koruma yolundaki başarılı mücadelesinin en canlı örneğidir. Azerbaycan diplomasisinin tarihi bir zaferi olan bu adım, uluslararası ilişkilerdeki etkinliğin güçlenmesine büyük katkı sağlamaktadır. Elbette, olayların merkezinde Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in ilkeli, iradeli ve ileri görüşlü politikası yer almaktadır. O, yalnızca savaşta değil, diplomaside de kazanan bir lider olarak tarihin hafızasına sonsuza dek kazınacaktır. Böylece Azerbaycan, süreçleri yöneten, belirleyen ve yönlendiren güçlü bir devlet olarak dünya sahnesinde yerini sağlamlaştırmıştır. Bu büyük başarının arkasında derin stratejik düşünme, paha biçilmez liderlik becerileri ve halka sonsuz bağlılık yatmaktadır. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in uyguladığı politikalar sayesinde Azerbaycan, sürekli yükselecek, dünya milletleri arasında hak ettiği yeri alacak ve gelecek nesillere güçlü, egemen ve gelişmiş bir devlet miras bırakacaktır. |
Son xəbərlər
Xəbər lenti
Təqvim
|