Kazakistan-Azerbaycan İlişkileri: Kardeşlik ve Güvenin Bir Örneği — İlham Aliyev ile Röportaj

18-10-2025, 13:26
Oxunub: 128
Çap et
Kazakistan-Azerbaycan İlişkileri: Kardeşlik ve Güvenin Bir Örneği — İlham Aliyev ile Röportaj

Bakü – 18.10.25. /Türkel Media/: Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan'a yapacağı resmi ziyaret öncesinde Kazinform'a verdiği özel röportajda, iki ülke arasındaki yüksek düzeydeki siyasi diyalogdan, ulaştırma, lojistik, petrol ve doğalgaz alanlarındaki iş birliğinin hızla gelişmesinden ve yeşil enerji alanında ortak çalışma olanakları ile Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki girişimlerden bahsetti.

— Sayın Cumhurbaşkanı, Kazakistan Cumhuriyeti'ne yapacağınız resmi ziyaretin çok yakında gerçekleşmesi bekleniyor. Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki siyasi ilişkilerin mevcut durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz ve yaklaşan ziyaretten beklentileriniz neler?

— Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki siyasi ilişkiler, şu anda yüksek düzeyde bir güç ve karşılıklı güven ile karakterize edilmektedir. Son on yıllarda, tarihi kardeşlik, dostluk ve karşılıklı destek bağları, ortak Türk kimliğinin sağlam temelleri, benzer kültürel gelenekler ve halklarımız arasındaki manevi değerler temelinde, gerçek anlamda stratejik ve müttefik bir ortaklık kurduk.

İkili iş birliğinin güçlenmesine katkıda bulunan önemli bir faktör, kuşkusuz, en üst düzeyde yürütülen aktif ve yapıcı diyalogdur ve bu diyalog, devletlerarası bağların her düzeyde kapsamlı bir şekilde derinleşmesine ivme kazandırmaktadır.

Bu, son üç yıldır kardeş ülkemize yaptığım yedinci ziyaret. Kazakistan'a her ziyaretimde dinamik bir gelişme ve yeni başarılar gözlemlemekten memnuniyet duyuyorum. Bu başarılar, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım-Jomart Kemeleviç Tokayev liderliğinde izlenen amaçlı ve iyi düşünülmüş bir devlet politikasının kanıtıdır. Ülkeyi modernleştirmeyi ve ekonomiyi çeşitlendirmeyi amaçlayan reformların başarıyla uygulanması özellikle etkileyicidir. Tüm kardeş Kazakistan halkını bu başarılarından dolayı tebrik etmek istiyorum. Aynı dönemde Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım-Jomart Kemeleviç Tokayev Azerbaycan'ı altı kez ziyaret etti. Bu, ülkelerimiz arasında kapsamlı bir ortaklık ve stratejik iş birliği geliştirme konusundaki karşılıklı kararlılığımızı göstermektedir. Ayrıca, düzenli temaslar, gündemdeki acil konuları hızla ele almamızı ve temel iş birliği alanlarında koordineli tutumlar geliştirmemizi sağlamaktadır.

Bu vesileyle, kurtarılmış Fuzuli şehrinde Kurmangazi Çocuk Sanat Merkezi'nin inşası için kardeş Kazakistan'a bir kez daha şükranlarımı sunmak istiyorum. Bu merkez, şu anda yaklaşık 100 çocuğa eğitim veren önemli bir kültür ve eğitim kurumu haline gelmiştir.

Geçtiğimiz yıllarda, yaklaşık 170 belgeden oluşan sağlam bir yasal çerçeve geliştirdik ve siyasi, ticari, ekonomik, yatırım, kültürel, insani ve diğer alanlarda verimli bir iş birliği için mekanizmalar oluşturduk. Bu yıl 20. yıl dönümünü kutladığımız Azerbaycan ve Kazakistan Stratejik Ortaklık ve Müttefik İlişkiler Anlaşması'nın önemini özellikle vurgulamak istiyorum. Bu belge, Azerbaycan-Kazakistan iş birliğinin çeşitli sektörlerde gelişmesi için sağlam bir temel oluşturmuş ve son yıllarda ülkelerimiz arasındaki iş birliği her alanda önemli ölçüde genişlemiştir.

Ayrıca, ilk toplantısı geçen yıl Kazakistan Cumhurbaşkanı'nın Azerbaycan'a yaptığı devlet ziyareti sırasında gerçekleşen Yüksek Devletlerarası Konsey'in düzenlenmesinin önemini de belirtmek gerekir. Astana'da yapılacak ikinci toplantıda, karşılıklı yarar sağlayan iş birliğinin daha ileri boyutları ve Azerbaycan-Kazak ilişkilerini yeni bir seviyeye taşıyacak adımlar ele alınacak.

Azerbaycan ve Kazakistan ayrıca, özellikle BM, Türk Devletleri Teşkilatı, İslam İşbirliği Teşkilatı, Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı ve diğerleri de dahil olmak üzere uluslararası ve bölgesel kuruluşlar bünyesinde çok taraflı formatlarda etkili bir iş birliği içindedir. Ülkelerimiz uluslararası alanda birbirlerini desteklemekte ve birçok konuda ortak bir tutum paylaşmaktadır.

— Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki ticaret ve ekonomik iş birliği son yıllarda nasıl gelişti?

— Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki ticaret ve ekonomik iş birliğinin yelpazesi oldukça geniştir. Ticaret ve ekonomik etkileşimin istikrarlı bir şekilde arttığını görmekten memnuniyet duyuyoruz. Her iki ülke de sürekli olarak ortak girişimler yürütmekte ve çeşitli ekonomik sektörlerde iş birliğini genişletmektedir. Bu ilerleme, hedef odaklı hükümet politikaları, iş dünyası temsilcileri arasındaki aktif diyalog ve karşılıklı yarar sağlayan ortaklıklar geliştirme konusundaki ortak kararlılık sayesinde mümkün olmuştur.

Bugüne kadar ülkede kayıtlı yaklaşık 250 Kazak sermayeli ticari kuruluş bulunmaktadır. Bu durum, yatırım ortamına duyulan yüksek güveni teyit etmekte ve ekonomik iş birliğinin daha da genişlemesi için sağlam bir temel oluşturmaktadır.

Karşılıklı ticarette de olumlu dinamikler açıkça görülmektedir. Ülkeler arasındaki ticaret cirosu 2024 yılında 470 milyon dolara, Ocak-Ağustos 2025 döneminde ise 547 milyon dolara ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre üç kattan fazla artmıştır. Bu büyüme, Orta Koridor'un potansiyelinin verimli kullanımı ve ulaştırma ve lojistik altyapısının sistematik modernizasyonu sayesinde gerçekleşmiştir.

Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki yatırım iş birliği de güçlenmektedir: Azerbaycan'ın Kazakistan ekonomisine yaptığı yatırım 225 milyon dolara ulaşırken, Kazakistan'ın Azerbaycan'a yaptığı yatırım 136 milyon dolara ulaşmıştır. Bu rakamlar, tarafların uzun vadeli ortaklık ve sürdürülebilir kalkınmaya olan karşılıklı ilgisini göstermektedir.

- Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki ulaştırma ve lojistik, petrol-gaz ve yeşil enerji sektörlerindeki iş birliği düzeyini nasıl değerlendiriyorsunuz? Orta Koridor her iki ülke için ne gibi bir öneme sahiptir? Aktau ve Alat limanları üzerinden nakliye verimliliğini artırmak için hangi adımlar atılıyor?

Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki ulaştırma ve lojistik iş birliği, ekonomik büyüme için yeni fırsatlar sunan ve bölgesel pazarları entegre eden stratejik öneme sahip bir alandır. Altyapının sürekli gelişimi ve tarife ve lojistik avantajlarının genişlemesi, nakliye hacimlerinin artırılması ve ikili ilişkilerin daha da güçlendirilmesi için elverişli koşullar yaratmaktadır.

Bu iş birliği alanında şu anda önemli ilerlemeler kaydedilmektedir. Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki transit trafiği, 2024 yılında bir önceki döneme göre %20 artışla 3,5 milyon tonun üzerine çıkmıştır. Orta Koridor, ülkeler arasında sürdürülebilir ve verimli iletişimin sağlanmasında kilit rol oynamaktadır.

2022 yılında, Türkiye, Azerbaycan ve Kazakistan'dan geçen Orta Koridor'un geliştirilmesi ve işletilmesi için "2022-2027 Yol Haritası" Aktau'da imzalanmıştır. Belge, üç ülkenin ulaştırma ve lojistik altyapısının senkronize bir şekilde geliştirilmesini, operasyonların hızlandırılmasını, ek kargo trafiğinin çekilmesini, birleşik bir tarife politikasının uygulanmasını, bir lojistik merkezleri ağının geliştirilmesini ve diğer önemli konuların ele alınmasını öngörüyor.

Önemli altyapı projelerinden biri, Hazar Denizi'nin dibinde Kazakistan ve Azerbaycan arasında denizaltı fiber optik iletişim hatlarının inşasıdır. İnşaat sözleşmesi Mart 2025'te Bakü'de imzalanmış olup, 2026 sonlarında tamamlanması planlanmaktadır. Bu da dijital entegrasyonu güçlendirecektir.

Petrol ve gaz sektöründe, SOCAR ve Ulusal Şirket KazMunayGas, Aktau-Ceyhan güzergahı üzerinden yılda 1,5 milyon ton Kazak petrolünün taşınması için genel bir anlaşma imzaladı. 2024 yılında, transit hacimlerinin kademeli olarak artırılması ve tarifelerin düşürülmesi için bir anlaşma imzalandı.

Aktau ve Alyat limanları üzerinden ulaşımın verimliliğini artırmak amacıyla, altyapının modernizasyonu, demiryolu araçlarının iyileştirilmesi vb. önlemler uygulanmakta ve Orta Koridor'un Avrupa ve Asya arasında önemli bir geçiş güzergahı olma konumu güçlendirilmektedir.

Endüstriyel iş birliğinde, gemi inşa sektöründe ortaklık da önemli bir alandır.

Yeşil enerjinin geliştirilmesi, ikili gündemde kilit bir rol oynamaktadır. 2024 yılında Azerbaycan, Kazakistan ve Özbekistan, enerji sistemlerinin entegrasyonunu ve yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvik edilmesini amaçlayan bir dizi stratejik anlaşma ve mutabakat zaptı imzalamıştır. Bu girişimler, devletlerin sürdürülebilir kalkınma ve çevre dostu teknolojilere geçiş konusundaki ortak kararlılığını yansıtmaktadır.

— Türk Devletleri Teşkilatı'nın Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki bağları güçlendirmedeki rolünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

— Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), Azerbaycan ve Kazakistan arasındaki kardeşlik bağlarının güçlendirilmesinde kilit bir rol oynamakta ve siyasi diyaloğu derinleştirmek, ekonomik bağları genişletmek ve insani iş birliğini geliştirmek için etkili bir platform görevi görmektedir.

2009 yılında kadim Azerbaycan toprağı Nahçıvan'da kurulan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), Türk halkları ve ülkeleri arasındaki iş birliği ve dayanışmanın güçlendirilmesine önemli katkılarda bulunmuştur. Geçen yıl Şuşa'da ilk gayrı resmi zirve gerçekleştirildi ve yakın zamanda Gebele'de TDT Devlet Başkanları Konseyi'nin 12. Zirvesi gerçekleştirildi. Bu üst düzey toplantılarda, örgüt bünyesindeki ülkelerimiz arasındaki iş birliğinin temel konuları verimli bir şekilde ele alınmış ve Türk Devletleri Teşkilatı'nın güçlenmesine, Türk dünyasının yakın birliğine, siyasi, ekonomik ve askeri gücünün artmasına ve küresel sahnede bir güç merkezine dönüşmesine katkıda bulunan bildirgeler imzalanmıştır.

Kültürel, insani ve eğitim alanlarında, TDT bünyesindeki ülkelerimiz arasındaki iş birliği sistemli ve ilericidir. Ortak girişimler, festivaller, sergiler, edebiyat akşamları ve konferanslar düzenlemekten bilim ve eğitim kurumları arasında aktif iş birliğine kadar geniş bir alanı kapsamaktadır.

Uluslararası Türk Akademisi, UTC bünyesinde başarıyla faaliyet göstermekte, araştırmaların yürütülmesinde ve bilimsel ve eğitimsel bağların güçlendirilmesinde hayati bir rol oynamaktadır. Ayrıca, TÜRKSOY, Türk Kültür ve Miras Vakfı, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) ve diğer uluslararası kuruluşlarla yakın iş birliği içindeyiz ve bu da Azerbaycan ile Kazakistan arasındaki yüksek güven düzeyini daha da göstermektedir.

Ayrıca, 1926 yılında Bakü'de düzenlenen Birinci Türkoloji Kongresi'nin tarihi önemini vurgulamak isterim. Bu etkinlik, Türk biliminin, kültürünün ve birliğinin gelişiminde bir dönüm noktası olmuştur. Gelecek yıl bu önemli forumun 100. yıldönümü ve Birinci Türkoloji Kongresi'nin yıldönümünün UTC bünyesinde kutlanması planlanmaktadır.

— Ülkelerimiz kültürel ve insani alanlarda ne kadar yakın iş birliği içinde?

— Daha önce de belirttiğim gibi, halklarımız asırlık tarih, kültür, din ve ortak değerlerle birleşmiştir. Kültürel bağların geliştirilmesi, halklarımızı birbirine yakınlaştırmada ve kardeşlik bağlarını güçlendirmede hayati bir rol oynamaktadır.

2023 yılında Azerbaycan, Kazak Kültür Günleri'ne, 2024 yılında ise Kazakistan, Azerbaycan Kültür Günleri'ne ev sahipliği yaptı. Bu tür etkinlikler, halklarımız arasındaki yaratıcı bağların dinamik gelişimini yansıtıyor ve iki ülkenin kültürel geleneklerinin karşılıklı zenginleşmesine katkıda bulunuyor.

Kazak edebiyatının gelişimine önemli katkılarda bulunan en önemli isimlerden Kemel Tokayev'in "Gece Vuruşu" adlı öykü kitabının Azerice olarak yayınlanmasından memnuniyet duyuyorum.

Ayrıca 2023 yılında Bakü, Kemel Tokayev'in 100. ve Mir Celal Paşayev'in 115. doğum yıl dönümlerine adanmış uluslararası bir konferansa ev sahipliği yaptı.

— Hazar Denizi'nin sığlaşması sorunu giderek daha acil hale geliyor. Azerbaycan ve Kazakistan bu konudaki eylemlerini nasıl koordine ediyor?

— Hazar Denizi bugün maalesef bir dizi ciddi çevresel sorunla karşı karşıya. En acil sorunlardan biri, hem çevresel hem de ekonomik tehditler oluşturan deniz seviyelerindeki hızlı düşüş olan sığlaşmadır. 2022'deki Altıncı Hazar Zirvesi'nde Hazar Denizi'ndeki ekolojik dengenin bozulması konusunu gündeme getirmiştim. Ne yazık ki, durum o zamandan beri daha da kötüleşti. Hazar Denizi'nin su seviyesi hızla düşüyor ve bunun nedenleri iklim değişikliğiyle sınırlı değil.

Bu durumda, tüm Hazar ülkelerinin yakın iş birliği kurması, aktif olarak bilimsel bilgi alışverişinde bulunması ve sonuçları hafifletmek için koordineli önlemler geliştirmesi hayati önem taşımaktadır.

Hazar Denizi seviyesindeki düşüş ve buna bağlı çevresel değişiklikler, biyolojik çeşitliliği ve ekosistem dayanıklılığını tehdit etmekte ve doğayı korumak ve ekolojik dengeyi yeniden sağlamak için koordineli önlemler gerektirmektedir.

Ayrıca Azerbaycan, Kazakistan ve diğer Hazar ülkeleri, Hazar Denizi'ni koruma girişimlerini bölgesel ve uluslararası forumlarda aktif olarak destekleyebilir ve desteklemelidir. Artan ulusötesi çevresel riskler karşısında Hazar Denizi artık sadece bir su kütlesi değil, ortak sorumluluğumuzun ve ortak eyleme olan ihtiyacımızın bir sembolü haline geliyor.

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in önümüzdeki hafta Kazakistan'a resmi bir ziyaret gerçekleştireceğini hatırlatmak isteriz.

Türkçeye aktardı: Ramiz Meşedihesenli,
TÜRKEL Yayın Grubu Genel Yayın Yönetmeni.